Romanya ve Bulgaristan 31 Mart'ta hava ve deniz sınırlarındaki kontrollerin kaldırılmasıyla Schengen Bölgesi'ne katılma sürecini başlatacak.

İki ülkenin Schengen Bölgesine tam anlamıyla katılmasını sağlayacak olan kara sınırlarındaki kontrollerin kaldırılmasına ilişkin görüşmeler ise halen devam ediyor.

Her iki ülke de 2007 yılından bu yana Avrupa Birliği üyesi olmalarına rağmen, diğer birçok Avrupa vatandaşının aksine, diğer AB ülkelerine girişte pasaport göstermek zorundalar.

2024 yılında iki ülke için sınır kontrolleri basitleştirilecek ve muhtemelen diğer pek çok husus da değişecek.

Bulgaristan ve Romanya'nın, Schengen Bölgesi'ne yeni giren ve girişinden bu yana fiyatları yükselttiği için eleştirilen Hırvatistan'ın izinden gidip gitmeyeceği konusunda pek çok spekülasyon var.

Bulgaristan ve Romanya'nın Hırvatistan'ın yaptığı gibi mevcut para birimlerini yakın gelecekte Euro'ya çevirmeleri beklenmiyor.

Bölge uzmanlarının katkısıyla, 31 Mart'ta yaşanabilecek değişimleri listeledik.

Bulgaristan ve Romanya Schengen Bölgesi'ne katıldığında fiyatlar artacak mı?

Elaine Warren bir seyahat uzmanı ve The Family Cruise Companion blogunun kurucusu.

Schengen Bölgesi'ne geçişin, potansiyel turistleri kaçırabilecek fiyat artışlarına yol açmayacağı konusunda umutlu.

Warren "Artan rekabet, turistik yerlerde fiyatların çok keskin bir şekilde yükselme eğilimini dengeleyebilir. Seyahat edenlerin sınır ötesi fiyatları kolaylıkla karşılaştırabilmeleri sayesinde oteller ve diğer işletmeler fiyatlar konusunda rekabetçi kalmak isteyeceklerdir," diyor.

Yine de tam olarak neler olabileceğini söylemek için henüz çok erken gibi görünüyor.

Warren "Bazı maliyetlerin Schengen ülkeleri arasında kademeli olarak daha uyumlu hale gelmesi de mümkün. Ancak genel olarak, etkilerin karışımı - daha fazla ziyaretçi ama aynı zamanda daha şiddetli rekabet - fiyat etkilerinin net olmayacağını gösteriyor. Popüler noktalar mütevazı artışlar görebilirken, kırsal alanlar ve tüketici fiyatları aşağı yönlü baskılarla karşı karşıya kalabilir," ifadelerini kullandı.

Küresel bir fintech şirketi olan Conotoxia'nın Stratejik Müşteriler Departmanı Başkanı Robert Blaszczyk, Euronews'e yaptığı açıklamada olası değişikliklerin net olmadığını ancak hem ülkeler hem de ziyaretçiler için umut olduğunu söylüyor:

"Schengen bölgesine katılmanın bu ülkelerdeki fiyatlar üzerinde, özellikle de başlangıçta, oldukça nötr bir etkisi var. Karayolu taşımacılığının zaman ve maliyetinin azalmasının marjinal olumlu etkisi başlangıçta hissedilmeyecektir," diyen Blaszczyk "Uzun vadede, ziyaretçi sayısındaki artıştan kaynaklanan daha güçlü bir taleple dengelenme eğilimindedir. Ancak turizm üzerinde tartışmasız etkisi olacaktır,"

Bulgaristan ve Romanya turist çekmek için neler yapıyor?

Romanya ve Bulgaristan hala 'alışılmışın dışında' olarak biliniyor ve turistlerin gözde ülkelerinden biri değil. Ancak bu, ziyaretçilere sunacak hiçbir şeyleri olmadığı anlamına gelmiyor.

İster Bükreş'teki Therme kaplıcası, ister Karadeniz'in renkli gece hayatına sahip şehirleri ya da Bulgaristan'ın canlı başkenti Sofya olsun, gezginleri doğuya çekecek pek çok şey var.

Lucia Polla bir seyahat uzmanı ve Viva La Vita adlı seyahat blogunun kurucusu.

Kendisi hem Romanya hem de Bulgaristan hayranı ve Schengen Bölgesi'ne geçişin bu ülkeleri yeni nesil turistlere açacağını umuyor.

Euronews'e verdiği demeçte "Daha fazla gezginin bu cevherleri keşfetmesini görmek için sabırsızlanıyorum," diyen Polla "Turizmde bir artış bekliyorum, bu da seyahat sağlayıcıları arasında daha fazla rekabete yol açabilir. Bu da daha uygun fiyatlı konaklama ve ulaşım seçenekleri anlamına geliyor!" ifadelerini kullandı.

Sürdürülebilir seyahat şu anda çok sıcak bir konu ve turistler gittikçe daha çevreci ulaşım yöntemlerini tercih ediyor.

Balkan ülkelerinin daha fazla turist çekmeye çalışırken bunu dikkate alacaklarını uman Polla "Ziyaretçiler kendi hızlarında keşfetmek ve tren ve bisiklet gibi çevre dostu seçenekleri kullanmak için daha fazla özgürlüğe sahip olacaklar. Bu değişim, hem çevreye hem de ziyaret ettiğimiz toplumlara fayda sağlayarak yerel kültürlere ve sorumlu turizm uygulamalarına daha fazla değer verilmesini teşvik edebilir," diyor.

Seyahat uzmanı ve StayNewEngland.com'un kurucu ortağı Michael Donovan "2000'li yılların başında Bulgaristan'ı ziyaret ettiğimde, Schengen dışı sınırlar bazı bağımsız gezginleri caydıran bir karmaşıklık yaratmıştı. Beklenen katılımlarından sonra, özellikle genç Avrupalılar arasında daha fazla sırt çantalı gezgin ve Eurotrip tarzı turizm göreceğimizi düşünüyorum. Bu demografik yapı Schengen sonrası başka yerlerde yerel ekonomileri hızla büyüttü" diyor.

Özellikle Romanya, Michael'a göre "kültürel ve açık hava macera merkezi olarak şimdiden bir rönesans yaşıyor. Sınır kontrollerinin kaldırılması, eşsiz Karadeniz kıyı şeridini ve Transilvanya bölgesini gerçek anlamda küresel sahneye taşıyabilir."

O ve diğer uzmanlar, her iki ülkeye gelen uluslararası ziyaretçilerde başlangıçta yüzde 15 ila 25 arasında bir artış olacağını ve bu artışın yıllar geçtikçe büyümeye devam edeceğini öngörüyor.

Michael "Daha uzun vadede, tam entegrasyon daha yüksek hacimleri karşılamak için turizm altyapısındaki standartları da yükseltecektir. Genel olarak bölge için heyecan verici bir adım olan bu gelişmenin önümüzdeki yıllarda uluslararası seyahat haritasındaki önemini daha da arttıracağına inanıyorum," ifadelerini kullanıyor.

Romanya ve Bulgaristan aşırı turizmin kurbanı olabilir mi?

İki ülkenin Schengen Bölgesi'ne girişinin turizmi artıracağı ve ekonomilerini destekleyeceği açık olsa da, Avrupa genelinde çok yaygın olan aşırı turizmin yakında bir sorun haline gelebileceğine dair endişeler var.

Bir konaklama rezervasyon platformu olan CuddlyNest'in COO ve CPO'su Ritesh Raj, "Schengen'e dahil olmanın Romanya ve Bulgaristan'daki popüler destinasyonlarda aşırı turizme yol açabileceğine" inanıyor.

Venedik, Barselona ve Malaga gibi popüler turizm merkezlerinde yaşayanlar, ziyaretçilerin yıllarca süren saygısız davranışlarına tepki gösteriyor.

Ritesh, zaman içinde Bulgaristan ve Romanya'da da benzer bir eğilim görülebileceğinden korkuyor.

Euronews'e konuşan Ritesh, "[Yeni popülerlikleri] konaklama, yerel mal ve hizmet fiyatlarında artışa neden olabilir, zira artan talep genellikle maliyetleri yükseltir" diyor ve "Yine de bu kesin bir sonuç değil," sözlerini ekliyor.

Ortadoğu'da güç dengesi: ABD etkisi azaldıkça İsrail saldırganlığı artıyor Ortadoğu'da güç dengesi: ABD etkisi azaldıkça İsrail saldırganlığı artıyor

Ritesh öte yandan "[Artan turizm] destinasyon çeşitliliğini de teşvik edebilir. Artan erişilebilirlik, alışılmışın dışındaki yerlerin keşfedilmesine yol açarak turizmin faydalarını ülke geneline daha eşit bir şekilde yayabilir; bu da turizm sektöründe daha sürdürülebilir ve kapsayıcı bir büyümeye yol açabilecek bir eğilimdir," diyor.

Ritesh, turizmin büyümesi ve zincirleme zararın olmaması arasındaki dengenin ülkelerin yetkililerine bağlı olduğunu belirtiyor ve başarının "büyük ölçüde Romanya ve Bulgaristan'ın artan ziyaretçi sayıları karşısında turizm politikalarını ve altyapılarını nasıl yönettiklerine bağlı olacağını" söylüyor.

Kaynak: Haber Merkezi