VİYANA - SNmedia.at/
Fahrettin Altun'un İBB Yetkilileri Hakkında Soruşturma ve Gözaltılar Hakkındaki Açıklaması:
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmalar kapsamında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi yetkilileri ve bazı şüpheliler hakkında gözaltı kararları alındı. Bu sürecin ardından özellikle ana muhalefet partisi yöneticileri başta olmak üzere bazı çevrelerin, soruşturmanın seyrini etkilemeye yönelik siyasi ve ideolojik girişimlerde bulunduğu görülüyor.
Cumhurbaşkanı'na Yönelik İddialar ve Eleştiriler
Devam eden soruşturmalar hakkında yeterli bilgiye sahip olmadan yapılan siyasi yorumlar arasında, Cumhurbaşkanı'na yönelik asılsız suçlamalar da yer alıyor. Bu tür iddiaların hukuk dışı ve gerçeklikten uzak olduğu belirtiliyor.
Bağımsız Yargı ve Adaletin Korunması
Türk yargısı, yetkisini millet adına kullanmaktadır ve bağımsız bir şekilde hareket etmektedir. Cumhurbaşkanı’nı hedef alan ve hukuki süreci itibarsızlaştırmaya çalışan bu girişimlere karşı durulacağı ve adaletin korunacağı vurgulanıyor.
Dezenformasyonla Mücadele Çağrısı
Bağımsız yargının verdiği her karara herkesin saygı duyması gerektiği yinelenirken, İletişim Başkanlığı’nın da dezenformasyonla mücadeleye devam edeceği ifade ediliyor. Kamuoyunun, teyit edilmemiş bilgileri dikkate almaması ve resmi kurumların açıklamalarına itibar etmesi gerektiği hatırlatılıyor.
Yılmaz Tunç: Hukuk Devletinde Yargıya Müdahale Kabul Edilemez
İBB Başkanı Dahil 106 Kişi Hakkında Gözaltı Kararı
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen iki ayrı soruşturma kapsamında, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı da dahil olmak üzere toplam 106 kişi hakkında gözaltı kararı verildi.
Terör Suçları ve Örgütlü Suçlarla İlgili Soruşturmalar
İlk soruşturma, terör suçları kapsamında yürütülüyor ve yedi kişi hakkında gözaltı kararı bulunuyor. Şüphelilerin terör örgütlerine yardım ettiği iddiası araştırılıyor.
İkinci soruşturma ise örgütlü suçlarla ilgili olup, rüşvet, ihaleye fesat karıştırma, nitelikli dolandırıcılık ve kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi gibi suçlamaları içeriyor. Bu soruşturma kapsamında 100 kişi hakkında gözaltı kararı alındı.
Deliller ve Hukuki Sürecin İşleyişi
Başsavcılık tarafından yapılan açıklamaya göre, soruşturma dosyalarında MASAK raporları, tanık ifadeleri ve çeşitli deliller bulunuyor. Sürecin titizlikle yürütüldüğü belirtiliyor.
Yargının Bağımsızlığı ve Hukukun Üstünlüğü
Türkiye Cumhuriyeti’nin bir hukuk devleti olduğu vurgulanırken, anayasanın 9. ve 138. maddeleri hatırlatılarak, yargının bağımsız olduğu ve hiçbir kişi veya kurumun mahkemelere müdahale edemeyeceği belirtiliyor.
Soruşturmalar Üzerinden Siyasi Manipülasyonlara Tepki
Devam eden soruşturmalara yönelik yorumlarda, süreci darbe girişimi gibi göstermek ya da yargıyı itibarsızlaştırmaya çalışmak tehlikeli bir yaklaşım olarak değerlendiriliyor. Hukuk devleti ilkeleri gereği, suçlamalar ve savunmaların yargı süreci içinde değerlendirilmesi gerektiği ifade ediliyor.
Adaletin Yerini Bulması İçin Sürece Saygı Çağrısı
Yargı sürecini manipüle etmek yerine, sağduyulu hareket edilmesi gerektiği belirtiliyor. Yargının verdiği kararların herkes için bağlayıcı olduğu ve sürecin tamamlanmasının ardından tüm delillerin kamuoyuyla paylaşılacağı ifade ediliyor.
Hukuka Güven ve Süreci Sükûnetle Takip Etme Çağrısı
Türk yargısının bağımsızlığına vurgu yapılarak, adaletin tam anlamıyla sağlanabilmesi için sürecin dikkatle takip edilmesi ve kararlara saygı duyulması gerektiği belirtiliyor. Hukuk devleti prensipleri çerçevesinde herkesin yargıya güvenmesi gerektiği hatırlatılıyor.
