VİYANA - SNmedia.at/Mali Konsey, hükümetin belirlediği 6,3 milyar avroluk tasarruf hedefinin gerçekçi olmadığını belirtiyor. Konsey, tasarrufların 4,2 milyar avro civarında kalabileceğini, 2026 hedefleri için öngörülen 8,7 milyar avronun ise hayalci olduğunu ifade ediyor. Özellikle eğitim izinlerinin kaldırılması ve bakanlık harcamalarının azaltılması gibi planlanan tasarrufların beklenenden daha az katkı sağlayacağı vurgulanıyor.
Ekonomik Durgunluk
Devam eden ekonomik durgunluk ve beklenen düşük büyüme gelirlerde azalmaya yol açacak. 2024 yılında görülen yüzde 4,7'lik beklenenden yüksek açık ve artan harcamalar, 2025'te de bütçe üzerinde baskı oluşturacak.
AB Hedeflerini Tutturmak Zorlaşacak
Maastricht kriterleri kapsamında GSYH'nin yüzde 3’ünü aşmayan açık hedefinin tutturulabilmesi için yaklaşık 8,5 milyar avroluk ek konsolidasyona ihtiyaç duyulacak. Mali Konsey, borç oranının 2025’te yüzde 84,7’den 2026’da yüzde 86,1’e yükseleceğini öngörüyor.
Yüksek Enflasyon ve Geçmiş Harcamalar Bütçeyi Zorluyor
Mali Konsey, son yıllardaki yüksek enflasyonun ve 2022-2023 döneminde yapılan geniş çaplı harcamaların bugünkü mali sıkıntıların temel nedeni olduğunu açıkladı. Özellikle sağlık harcamalarındaki artış ve kamu çalışanlarına yönelik geriye dönük ödemeler bütçeye ekstra yük bindirdi.
Maliye Bakanı Marterbauer: Yeni Tedbirler Yolda
Maliye Bakanı Markus Marterbauer, Mali Konsey'in tüm tasarruf önlemlerini henüz dikkate almadığını belirtti. Bakanlıklar arası dağıtımla 2025 yılında 1,1 milyar avro, 2026'da ise 1,3 milyar avro tasarruf sağlanması planlanıyor. Ayrıca devlet iştiraklerine yönelik teşviklerde kısıtlama yapılacak.
NEOS: Ortak Bir Çaba Gerekiyor
NEOS Genel Sekreteri Douglas Hoyos, sadece federal hükümetin değil, eyaletler ve belediyelerin de bütçe disiplinine katkı sunması gerektiğini vurguladı. Sistemdeki yapısal reformların ve israfın önlenmesinin şart olduğunu belirtti.
Muhalefetten Sert Eleştiriler
FPÖ ve Yeşiller, mevcut bütçe yönetimini sert bir dille eleştirdi. FPÖ ekonomi sözcüsü Barbara Kolm, koalisyon hükümetinin politikalarını "sorumsuzluk" olarak nitelendirirken, Yeşiller'den Jakob Schwarz ise sadece federal kesintilerin yeterli olmayacağını, çevreye zarar veren sübvansiyonların da sonlandırılması gerektiğini söyledi.