KONTROL ALTINA ALINMIŞTI
Bundan yıllar önce ABD ve Sovyetler Birliği, nükleer silahlanmayı azaltmak için güçlü adımlar attı.
Onlarca yıl süren acı verici derecede zorlu müzakereler, kısa, orta ve uzun menzilli saldırı ve savunma nükleer silahlarıyla ilgili önlemler alınması ile sonuçlandı.
Silah kontrolü, iki ülkenin elindeki toplam nükleer silah sayısını 60 binden bugün yaklaşık 11 bine düşürdü.
NÜKLEER SİLAH SAYISI YÜZDE 80 AZALDI
2010 yılında imzalanan en son anlaşma olan Yeni Başlangıç (stratejik silah azaltma anlaşması) uyarınca, taraflar bin 550 nükleer silah konuşlandırma izni var. Geri kapanlar ise depoda tutuluyor.
Bu yüzde 80'lik düşüş kayda değer bir başarı olarak tarihe geçti.
Ne yazık ki, geçmiş zaman kipi doğru, çünkü ABD 2002'de anti-balistik füze anlaşmasından çekildi.
Bu hamle ile bir tarafın kısıtlamaları zevkine uygun bulmaması durumunda anlaşmadan tek taraflı olarak vazgeçmesini meşrulaştırmış oldu.
YENİ VE TEHLİKELİ BİR YARIŞ BAŞLIYOR
Şubat 2026'da -bundan yaklaşık 500 gün sonra- bu kadar özenle inşa edilen yapının son kalan tuğlası olan anlaşma sona erecek.
ABD ile Rusya, yarım yüzyıldır ilk kez nükleer cephanelikleri üzerinde hiçbir kısıtlama olmadan silahlanabilecek.
Büyük güçler arasındaki gerginlikler Soğuk Savaş sonrası zirvedeyken, yeni bir nükleer silahlanma yarışı başlıyor.
Uzmanlar, bu seferkinin ilkinden çok daha tehlikeli olacağını tahmin ediyor.