VİYANA - SNmedia.at/"Human" dergisinde yayınlanan bir araştırma, tarihsel olarak pandemilerin sonunda doğum oranlarının arttığını, ancak COVID-19 salgınında bu durumun gerçekleşmediğini gösteriyor. İspanyol gribi gibi olayların aksine, korona salgınının son evresinde birçok ülkede doğum oranlarında keskin bir düşüş yaşandı. Avusturya’da da bu trend gözlendi. 2021 Kasım’ında kadın başına 1,51 olan doğurganlık oranı, 2022 Ekim’inde 1,42’ye geriledi.
"Koza Etkisi" Kısa Süreli Bir Artışa Neden Oldu
2021'in başlarında bazı ülkelerde doğum oranlarında kısa süreli bir artış yaşandı. Almanya, Avusturya ve İskandinav ülkeleri bu artışın gözlemlendiği yerler arasında yer aldı. Araştırmacılar, bu durumu "koza etkisi" olarak adlandırıyor. Pandemi sırasında evde daha fazla zaman geçirilmesi, ekonomik olarak istikrarlı ailelerde çocuk planlamasının artmasına yol açtı. Ancak bu etki geçici oldu ve pandemi önlemlerinin sona ermesiyle birlikte doğum oranları tekrar düşüşe geçti.
Ekonomik Belirsizlik ve Enflasyon Doğum Oranlarını Etkiliyor
Doğum oranlarındaki düşüşün arkasındaki faktörler arasında ekonomik belirsizlik önemli bir yer tutuyor. Pandeminin başlangıcındaki işgücü piyasasındaki çöküş, toparlanma sürecine girse de, artan enflasyon bu pozitif etkiyi sınırladı. Özellikle tedarik zincirlerindeki bozulmalar, enflasyonun yükselmesine ve çiftlerin çocuk sahibi olma kararlarını ertelemesine neden oldu. Ayrıca, aşılama programlarının zamanlaması da doğum oranları üzerinde geçici bir etki yarattı.
2023'te Doğum Oranları Daha Da Geriledi
Avusturya İstatistik Kurumu’nun verilerine göre, 2022 yılında toplam doğurganlık oranı 1,41 iken, bu oran 2023 yılında 1,32'ye düştü. Bu düşüşte enflasyonun büyük bir etkisi olduğu vurgulanıyor. Son araştırmalar, Ukrayna'daki savaş ve ekonomik belirsizliklerin de kadınların veya çiftlerin çocuk sahibi olma isteklerini ertelemelerine neden olduğunu gösteriyor.
Foto: AFP/JAM STA ROSA