VİYANA - SNmedia.at/Yeşiller’in geçtiğimiz haftalarda gönderdiği seçim mektubunda, alıcının ismiyle birlikte, doğduğu ülkenin dilinde yazılmış bir içerik kullanıldı. Bu bilgilerin kaynağı ise doğrudan seçmen kütüğü. Sosyal medyada geniş yankı uyandıran bu durum, aslında Siyasi Partiler Yasası ve Seçmen Kayıt Yasası çerçevesinde mümkün. Viyana Üniversitesi’nden teknoloji hukuku profesörü Nikolaus Forgo’ya göre, seçmen bilgilendirme amacıyla yapılan bu tür reklamlar yasal ve hatta demokratik süreç için faydalı.
Veriler Sadece Siyasi Amaçlarla Kullanılabilir
Profesör Forgo, verilerin yalnızca seçim faaliyetleri kapsamında kullanılabileceğini vurguluyor. Yani bu bilgiler ticari reklam için kullanılamaz. Partiler, yılda iki kez seçmen verilerine ulaşabiliyor. Ancak vatandaşlar bu tür veri kullanımına itiraz etme hakkına da sahip.
Seçim Başarısında Katılım Oranı Belirleyici
Siyaset bilimci Katrin Praprotnik, seçim mektuplarının seçmenlerin seçim sürecinden haberdar olmasını sağladığını belirtiyor. 2020’de Viyana seçimlerinde katılım oranı yüzde 65 civarındaydı. Praprotnik’e göre, seçimlerde başarı elde etmek isteyen partiler için seçmenleri sandığa gitmeye ikna edebilmek en önemli faktör.
Sosyal Medyada Hedefli Reklamlar Daha Tartışmalı
Sosyal medya üzerinden yapılan kişiselleştirilmiş reklamlar ise daha karmaşık bir hukuki zemine sahip. Forgo’ya göre bu reklamlar genellikle seçmen verilerine değil, kullanıcı davranışlarına dayanıyor. Bu durumda yasal durum, kullanılan platformlarla yapılan sözleşmelere ve her kampanyanın detayına göre değişebiliyor.