VİYANA - SNmedia.at/1 Mayıs 2024 tarihinde Rudolfsheim-Fünfhaus'taki Hackengasse'de kokain satın almak isteyen 33 yaşındaki adam, anlaşmanın bozulması üzerine iki el ateş etti. Ancak rakibini ıskalayarak kendi hayati tehlike oluşturacak şekilde yaralandı. Olay sırasında 22 yaşındaki genç, dövüş sanatları bilgisiyle kendini savunarak sanığı etkisiz hale getirdi.
Jüri Kararı ve Adli Tedavi Merkezi
Savcı, sanığın ateşli silahı öldürme kastıyla kullandığını belirtti. Jüri, 7’ye 1 oyla bu değerlendirmeyi onayladı. Ayrıca sanığın tehlikeli bir birey olduğu gerekçesiyle Ceza Kanunu’nun 21. Maddesi kapsamında bir adli tedavi merkezine yerleştirilmesine karar verildi. Hem savcı hem de sanık kararı kabul etti.
Olayın Ayrıntıları: Dövüş Sanatlarıyla Kendini Savundu
Sanık, tabancasını 22 yaşındaki rakibine doğrulttu, ancak genç adam özel bir boğma tekniği kullanarak sanığı etkisiz hale getirdi. Olay sırasında sanığın silahı kendi sırtına dayadığı ve ateşin kendi akciğerini deldiği belirlendi. Bu durum, akciğer çökmesine neden oldu ve acil cerrahi müdahaleyle hayatta kaldı.
Sanığın Savunması: “Korkudan Ateş Ettim”
Sanık, duruşmada öldürme niyeti olmadığını ve korktuğu için silahını kullandığını iddia etti. Kendisini savunmak amacıyla silah taşıdığını ifade ederek, “Viyana’da bıçaklanma olaylarını sıkça duyuyorum, bu yüzden caydırıcı olması için tabanca taşıdım,” dedi. Ancak savcı, sanığın niyetinin sadece korkutmak olmadığını, öldürme kastı taşıdığını savundu.
Silah ve Mühimmat Koleksiyonu
Sanığın evinde yapılan aramada çok sayıda silah ve 4.000’den fazla mermi bulundu. Savcı, ele geçirilen miktarı “orta büyüklükte bir silah cephaneliği” olarak nitelendirdi. Ayrıca sanığın daha önce silah mağazalarına zorla girmeye çalıştığı da belirtildi.
Adli Rapor: Hiperkinetik Bozukluk ve Kişilik Değişikliği
Psikiyatri uzmanı Peter Hofmann, sanığın dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) nedeniyle tehlikeli bir birey olduğunu ve yıllarca süren uyuşturucu kullanımının kişilik değişikliklerine yol açtığını açıkladı.
Karar Hukuki Olarak Bağlayıcı
Sanık, 12 yıl hapis cezasının yanı sıra adli tedavi merkezine gönderilecek. Karar, tüm taraflarca kabul edilerek hukuki olarak bağlayıcı hale geldi.
