VİYANA - SNmedia.at | Parti Lideri Werner Kogler, konuşmasının sonunda, “Kırmızı-mavi yerine kırmızı-yeşil” diyerek, Viyana'da Yeşiller'in Sosyal Demokrat Parti (SPÖ) ile iş birliği yapması gerektiğini vurguladı.
Viyana, halihazırda SPÖ ve NEOS’un oluşturduğu bir koalisyon tarafından yönetiliyor.
Kogler, seçim sonrası Viyana'nın bir sonraki belediye başkanının büyük ihtimalle bir kez daha Michael Ludwig olacağını kaydederken, bunun kendisi için sorun olmadığını söyledi.
Ancak Kogler, Ludwig’in 2010-2020 yılları arasında SPÖ ile birlikte Viyana’da yönetimde yer alan Yeşiller’i yeniden koalisyon ortağı olarak düşünmesi gerektiğini ifade etti.
NEOS’a yönelik eleştirilerde bulunan Kogler, bu partinin güvenilir olmadığını ve siyasi tutumlarının belirsizlik taşıdığını öne sürerek, "NEOS’un masanın altında mı, yanında mı, yoksa üstünde mi olduğunu bilemezsiniz. Son beş yılda yeterince hizmet verdiklerini düşünmüyorum. Viyana'da renksizler, federal hükümette ise en azından güvenilmez ve öngörülemezler" dedi.
Lobau Tüneli Tartışması
Kogler, konuşmasında Yeşiller ile SPÖ arasında çatışma yaratan konulara da değindi. Özellikle Lobau Tüneli projesine karşı çıkarken, "Geçen yüzyıldan kalma ulaşım projelerimiz varsa ve büyük tasarruflar yapılacaksa, doğa rezervlerini otoyollarla betonla kaplamak nasıl akıllıca olabilir?" ifadelerini kullandı.
Pühringer’in Seçimi Beklenen Bir Sonuçtu
Judith Pühringer’in Yeşiller’in liste başı adayı olarak seçilmesi, Yeşiller çevrelerinde sürpriz olarak karşılanmadı. 49 yaşındaki işletme ekonomisti, Yeşiller’e katılmadan önce 15 yıl boyunca 200 sosyal girişimi içeren "arbeit plus" ağının genel müdürlüğünü yaptı. Şu anda belediye meclisinde icracı olmayan bir üye olarak görev yapıyor ve Peter Kraus ile birlikte Viyana Yeşiller Partisi’nin eş başkanlığını yürütüyor. Kraus, yüzde 86 oy alarak listenin ikinci sırasında yer aldı.
Parti İçi Oylamada Tartışmalar
Pühringer’in seçilmesinden önce, parti içi oylama birkaç kez kesintiye uğradı. Özellikle kabul oylarıyla ilgili tartışmalar yaşandı. Yeşiller'in parti içi kurallarına göre, adayların listeye girebilmesi için üçte iki çoğunluğu elde etmesi gerekiyor. Bu kural, özellikle kulüp başkanı David Ellensohn, bütçe sözcüsü Martin Margulies, kulüp başkan yardımcısı Jennifer Kickert ve sağlık sözcüsü Barbara Huemer gibi isimler açısından kritik bir konu haline geldi.
Başlangıçta ortak bir oy pusulasıyla yapılan oylamada, sayım komisyonu çok sayıda oy pusulasının geçersiz olduğunu tespit etti. Bunun sonucunda, bazı katılımcıların tepkisine rağmen, bireysel oylamalar tekrarlandı. Oylama sonucunda Martin Margulies listeye giremezken, diğer dört isim listede yer almaya hak kazandı.
Fotoğraflar: Grüne/Karo Pernegger & Steffi Freynschlag