VİYANA-SNmedia.at/Çatışma Araştırmaları Enstitüsü'nün son on yılda kadın cinayetleri üzerine yaptığı bir araştırmaya göre, Federal Hükümet bu tür şiddet içeren suçlara karşı daha da güçlü önlemler alma hazırlığında.
Kadın Bakanı Susanne Raab (ÖVP), Adalet Bakanı Alma Zadić (Yeşiller) ve İçişleri Bakanı Gerhard Karner (ÖVP) cinayetleri durdurmak için önemlerin genişletilmesi konusunu görüşmek için bir araya geldiler.
11 yılda 793 kadın mağdur oldu
Bu amaçla yaptırılan çalışmada bilim insanları Viktoria Eberhardt ve Birgitt Haller başkanlığındaki heyet 2010-2020 yılları arasındaki polis suç istatistiklerini değerlendirdi ve 2016-2020 yılları arasındaki mahkeme ve savcılık dosyalarını inceledi. Buna göre incelenen 11 yılda 793 kadın cinayet veya cinayete teşebbüs mağduru ve 767 şüpheli bulunuyordu. Dosyaların analizi ayrıca cinayetlerin yüzde 73'ünün kadın cinayetlerini içerdiğini gösterdi . Bu da cinsiyetin suçta belirleyici faktör olduğu anlamına geliyor.
“Kadınların cinayete kurban gittiği en tehlikeli yer evleri”
Bir kadının cinayete kurban gitmesi için en tehlikeli yer kendi evi olduğu ortaya çıktı. Faillerin yüzde 74'ü ise partneri ya da eski partneriydi. Yaklaşık yüzde 20'sinin eve girmesi veya yaklaşması zaten yasaklanmıştı ve yüzde yedisi zaten birkaç kez yasaklanmıştı. Şaşırtıcı bir bulgu, durum tırmanmadan önce çok az kadının yardım talep etmiş olması. Kadın Bakanı Susanne Raab, (eski) partnerler tarafından işlenen cinayetlerin kurbanlarından sadece dördünün daha önce bir yardım kuruluşuyla temas kurduğunu söyledi. "Şiddete karşı iyi gelişmiş koruma ağı, ancak ondan ne kadar yararlanıldığı kadar iyidir" diye vurguladı.
Geçtiğimiz Pazartesi yaşanan olay gündeme getirdi
En son Pazartesi günü Viyana'da bir kişinin partnerine bıçakla saldırıp öldürmesiyle kadın cinayeti konusu bir kez daha "gündeme geldi". Özellikle federal eyaletlerde şiddet riski altındaki kadınlar için daha fazla sığınak ve geçici barınma sağlanması görüşüldü.
Tek bir nedeni yok
Göçmen kökenli failler, toplam nüfus içindeki paylarına kıyasla, kadın cinayetlerinde açıkça daha fazla yer aldığı belirlendi. Kadın ve Uyum Bakanı ayrıca menşe ülkelerdeki bazen aşırı derecede ataerkil yapılara da atıfta bulundu. Bununla birlikte, eylemlerin hiçbir zaman tek nedensel bir şekilde açıklanamayacağını, çoğu durumda sağlık sorunları gibi olası yüksek risk faktörlerinin belirtileri de olduğunu belirtti.
Adalet Bakanı Alma Zadić, “Ana sorun, mağdurların yetkililere yalnızca istisnai durumlarda başvurmaları. Başlamamız gereken nokta tam olarak burasıdır. Hala çok düşük olan mahkûmiyet oranları, şiddet eylemlerinin izlerinin daha iyi belgelenmesiyle artırılacak.” dedi.
"Önleme görevlilerinin sayısı artırıldı"
İçişleri Bakanı Karner; “Önleme görevlilerinin sayısı 500'den 1.200'e çıkarıldı ve son bir buçuk yılda, giriş yasağına otomatik silah yasağı da eşlik etti. Yüksek riskli vakalar için güvenlik polisi vaka konferanslarının daha da genişletilecek” diye konuştu.
Federal Şiddetten Koruma Merkezleri Birliği'nden Marina Sorgo, "On vakadan dokuzunda, söz konusu kadınlar daha önce poliste veya bir şiddet koruma merkezinde bulunmuyordu. Burada kişi kapsamlı bilgilerle başlamalı, aynı zamanda göç geçmişi olanlar da dahil olmak üzere etkilenenlerin polise olan güvenini güçlendirme çabasıyla başlamalıdır.” şeklinde görüşünü bildirdi.